Sosyal Satış için Video Çekerken Dikkat Edilmesi Gerekenler

Sosyal medya, mevcut ve potansiyel müşteri grupları ile ilişki kurmak için yeni yollar sunarak pazarlama stratejilerinin de değişmesine neden oldu. Video çekimi, artık hemen her dijital pazarlama kampanyasının bir parçası oldu ve sosyal satış çekimleri için özellikle önem taşıyor. Bir video, doğru şekilde çekilir ve doğru mesajları verirse, sadece marka kimliğinizi tanıtmakla kalmayacak, hedef kitle ile başka türlü mümkün olmayacak kadar kişisel bir ilişki kurmanızı da sağlayacaktır.

Peki, etkili bir sosyal medya video çekimi nasıl yapılır? Videoları sosyal satış stratejilerinin ayrılmaz bir parçası yapan nedenler nelerdir? Burada, bu soruları cevaplayarak size yardımcı olmaya çalışacağız. Bitrix24 ile, dijital pazarlama kampanyalarınızın çok daha verimli olmasını sağlayabileceğinizi unutmayın. CRM modülümüz, müşteri bilgilerini tüm çalışanların rahatça ulaşabileceği bir şekilde depolayarak, video dosyalarınızın içeriğini nasıl belirlemeniz gerektiği konusunda size yol gösterecektir.

Sosyal satış nedir?

Bu soruyu aslında ne olmadığını izah ederek daha kolaylıkla cevaplayabiliriz. Çoğu kişi, sosyal satış ile sosyal medya pazarlamasının aynı şey olduğunu düşünür fakat bu doğru değildir. Birbirlerine çok benzemelerine rağmen, onları birbirlerinden ayıran pek çok incelik vardır.

Sosyal satış, viral hâle gelmesi hedeflenen bir video çekmek veya sosyal medya üzerinde reklam vererek tanıtım yapmak değildir. Bunlar, sosyal medya pazarlamasının alanına girer ve temel amaçları marka bilinirliğini artırmaktır. Sosyal satış ise marka bilinirliği belirli bir seviyeye ulaştıktan sonra başlayan bir stratejidir ve müşteri grupları ile kişisel düzeyde ilişki kurmaya odaklanır.

Yani asıl amacı satış yapmak değildir. Markanızın hedef kitle ile bir bağ kurmasını sağlamaya çalışır ve faydalı içerikleri videolar yoluyla onlara sunarak bunu yapar. Bu çabanın sonucunda satış rakamları ve dönüşüm oranları elbette artacaktır ancak sosyal satışın ilk ve öncelikli hedefi bu değildir.

Çekimler ve videoları sadece Facebook, Instagram, LinkedIn ve TikTok gibi platformlar üzerinden değil, kendi web sitenizden de paylaşır ve mümkün olduğu kadar çok kişiye ulaştırmaya çalışırsınız. Sosyal satış beklentilerinizin ötesinde etkili olabilir. Bu tekniği kullanan işletmelerin %60 civarında gelir artışı yaşadığını ve dönüşüm oranlarının %40’a kadar arttığını gösteren araştırmalar bulunmaktadır.

Sosyal medya için video çekimi size nasıl yardımcı olabilir?

Profesyonel bir şekilde çekilen video kayıtları, güven faktörünü önemli ölçüde artırır. Video çekimlerinin önemli olmasının temel nedeni, insanların bir mesajdan ziyade bir “yüz” görüyor olmalarıdır. Üstelik bu fotoğraf gibi sabit bir imaj da değildir. Gerçek bir insanın (veya insanların) müşteri ile iletişim kurduğu etkileşimli bir formattır. Böyle bir etkileşim, sadece marka tanınırlığını değil, o markaya olan güveni de artırır ve özellikle potansiyel müşterileri başka türlü mümkün olmayacak yerlerden yakalamanıza yardımcı olur. Sektörel araştırmalara göre:

• Sosyal medya üzerinde paylaşılan videolar, %66 daha fazla nitelikli potansiyel müşteri yaratabilir,

• Tüketicilerin %89'u, ürün veya hizmet satın alma kararını bir video izledikten sonra vermektedir.

Elbette gelişigüzel çekilmiş ve bir değer yaratmayan video kayıtları ile bu faydaları elde edemezsiniz. Video hem teknik olarak doğru şekilde çekilmeli hem de doğru mesajları iletmelidir. Özgün olması çok önemlidir ve hedef kitle için bir fayda veya değer sağlıyor olmalıdır. Bu konularda ne kadar yaratıcı olursanız videolarınız da o kadar etkili olur. İki basit örnek verelim:

Kullanım İpuçları: Bir ürün veya hizmetin nasıl kurulacağı veya kullanılacağı hakkında video. Hiçbir şekilde satış amaçlı olmamalıdır. Video, basitçe kurulumun nasıl tamamlanacağını görsel şekilde izah eder ve müşterileri örneğin işletmenin müşteri hizmetleri departmanına yönlendirerek sona erer ("herhangi bir sorun yaşarsanız, destek ekibimize şuradan ulaşabilirsiniz" gibi bir mesajla).

Sektöre Bakış: İstanbul manzarası önünde, sektörün iyi bilinen bir ismiyle yapılan bir sohbet düşünün. Video, baştan sona sadece buna ayrılır. Konuk isim, sektörle ilgili bilgilerini ve beklentilerini anlatır, anekdotlar paylaşır ve bazı soruları cevaplar. Yine bu tür videolarda da amaç ürün veya hizmetin satışı değildir.

Dijital pazarlama için video türleri: hangisi daha iyi bir seçenek?

Sosyal medyayı ve kendi web sitenizi kullanarak paylaşabileceğiniz iki video türü vardır: Canlı veya Önceden Kaydedilmiş. Ayrıca “Üretilmiş” adında üçüncü bir tür belirlemek mümkündür. Üretilmiş bir video, profesyonel stüdyolar ve aktörler ile çekilendir.

Bunlardan birinin diğerlerine kıyasla daha iyi olduğunu söylemek mümkün değildir. Kendi istek ve ihtiyaçlarınıza en uygun olanını bulmaya çalışmalı ve bunu yaparken hedef kitlenizin beklentilerini de dikkate almalısınız. Ancak biraz “sahte” bir his verdiği için üretilmiş videoları tercih etmemenizi öneririz. Amatör görünseler de kendi çektiğiniz video kayıtları müşteri grupları üzerinde çok daha samimi ve kişisel bir etki uyandıracaktır.

Canlı veya Önceden Kaydedilmiş videolar arasından seçim yapmak için programınızı, seyirci kitlenizi ve kamera karşısında ne kadar rahat olacağınızı değerlendirin. Yani, örneğin tutarlı bir şekilde (her gün aynı saatte) canlı yayına çıkamayacaksanız, önceden kaydedilen bir içerik daha uygun olabilir. Aynı şekilde, canlı yayında kamera karşısında olmak farklı bir deneyimdir. Profesyonel bir aktör değilseniz daha çok heyecanlanabilirsiniz. Her hâlükârda, karar verirken dikkate almanız gereken en önemli kriterin müşteri kitlenizin tercihleri olacağını unutmayın.

Video paylaşım sıklığı ne olmalıdır?

Satış videosu çekmek konusunda karar vermeniz gereken diğer bir şey de paylaşım sıklığıdır. Mesela en son videonuz üzerinden ne kadar zaman geçtikten sonra yenisini paylaşmanız gerekir? Her gün mü paylaşım yapmalısınız yoksa haftada bir kez mi? Tüm bu soruların cevapları yine çeşitli faktörlere bağlı olarak verilmelidir.

Örneğin videolarınız kısa mı yoksa uzun mu? 15’er dakikalık, kısa bilgi paylaşımı yaptığınız videolar çekiyorsanız her gün yeni bir tane paylaşmak iyi bir fikir olabilir. Ancak 45 dakika veya daha uzun videolarınız için paylaşım sıklığını haftada en fazla iki kez olarak belirlemek daha uygun olacaktır.

Buna karar verirken kendi programınızı da dikkate alın. Birçok video çekip günlük olarak paylaşmayı planlıyorsanız buna zaman bulabileceğinizden emin misiniz? Neyi hedeflediğinizi de dikkate almanız gerekir. Kısa sürede daha fazla geri dönüş elde etmek için video paylaşım sıklığını artırmalısınız ancak uzun vadeli hedefleriniz varsa bu denli agresif bir strateji izlemeniz gerekmez. Bir kez daha altını çizmeliyiz ki herkes için en iyi seçim olacak tek bir doğru yoktur.

Video çekmeye doğru bir şekilde hazırlanın

Video çekme sıklığınıza ve çekeceğiniz video türüne karar verdikten sonra iyi bir iş çıkarmak için hazırlanmaya başlamalısınız. Basitçe yüzünüze bir ışık tutup kamerayı açarak çekim yapmaya başlamanız mümkün değildir. Önceden detaylı bir planlama yapmalı ve gerekli teknik ekipmanları kurmalısınız. Ne kadar profesyonel bir iş çıkarırsanız, videonuz o denli yüksek kalitede olacaktır. Gelin, en başından başlayarak adım adım neler yapmanız gerektiğine bakalım.

Bir platform seçin

Videonuzu kendi sitenizde de elbette yayınlayacaksınız ancak hedef kitlenize ulaşabilmesi için bir sosyal medya platformunda mutlaka paylaşmanız gerekiyor. Peki bu hangi platform olacak? İdeal olarak, var olan tüm sosyal medya platformlarını kullanmanızı öneririz fakat bunlar arasında hangisinin en önemli olduğunu anlamak için müşteri kitlenizin nerelerde “takıldığını” düşünün.

Facebook kullanmayı mı tercih ediyorlar yoksa LinkedIn üzerinde daha fazla paylaşım mı yapıyorlar? Instagram kullanıcılarına mı hitap ediyorsunuz yoksa kısa videolardan hoşlanan TikTok üyelerine mi? Elbette, ürünün ve/veya hizmetin kendine özgü niteliklerine de dikkat etmelisiniz.

Örneğin B2B bir ürünün videosunun TikTok yerine LinkedIn’de yayınlanması daha doğru olacaktır. Belirli bir platformda paylaştığınız videoyu diğerlerine aktarmayı da unutmayın. Mesela Instagram’da canlı video yayını yaptıysanız mutlaka diğer sosyal medya platformlarında da onu paylaşın.

Her hâlükârda, ilk olarak öncelik vereceğiniz platformu belirlemeniz gerekeceğini unutmayın. Zira video içeriğiniz bile buna göre değişebilecektir. Örneğin yukarıda da bahsettiğimiz gibi LinkedIn ve TikTok üzerinde paylaşılan videoların birbirinden çok farklı olduğu aşikardır.

Kullanacağınız yazılımı seçin

Video kaydetmek veya canlı yayın yapmak için bir yazılım kullanmanız gerekiyor. Seçiminiz, çekeceğiniz video türüne bağlı olarak değişecektir. Zira canlı yayınlar için ayrı, önceden çekilen videolar için ayrı yazılımlar vardır. Özellikle birini tavsiye etmeden, sadece bir fikriniz olması için en popüler seçenekleri aşağıda listeliyoruz:

• Canlı yayınlar için: Wirecast, Restream, XSplit Broadcaster

• Önceden kaydedilen videolar için: Loom, Camtasia, Bandicam, Screen Pal

Seçtiğiniz yazılımı mutlaka satın alın. Yeni başlayanların en sık yaptığı hata, bu yazılımların ücretsiz sürümlerini kullanmaktır. Bu, her videoya ilgili yazılımın filigranının yerleştirilmesine neden olur ve daha pek çok farklı kısıtlama ile uğraşmanızı gerektirir. Ücretli yazılım kullanımı, tüm özelliklere erişmenizi sağlar ve işinizi daha kolay hâle getirir.

Notlarınızı hazırlayın

Çekime başlamadan önce notlar hazırlayın. Detaylı bir senaryo yazmanıza gerek yok, sadece maddeler hâlinde konuşabilmek ve konuya odaklanabilmek için bir liste hazırlamanız yeterli. Notlarınızı elinizde tutmanız da gerekmiyor, kamera arkasında kalacak fakat kolayca görebileceğiniz bir yere yerleştirebilirsiniz.

Video başlığınızı ve açıklamanızı yazın

İster canlı yayın yapın ister önceden kaydedilmiş bir video yayınlıyor olun, sosyal medya platformları videonuz için bir başlık (meta title) ve bir açıklama (meta description) girmenizi talep ediyor. Bunlar çok uzun metinler değildir ancak önemlidirler. SEO tekniklerini kullanarak bu metinleri hazırlamanız, videonuzun algoritmalar tarafından fark edilmesini ve ön plana çıkarılmasını kolaylaştıracaktır.

Teknik kontrolleri tamamlayın

Mikrofonunuzu ve kameranızı kontrol edin. Kamera olarak akıllı telefonları kullanabileceğinizi unutmayın. Aydınlatmayı ve arka planınızı gözden geçirin. Çekim sırasında yüzünüzü ekranın ortasında tutmaya çalışın, özellikle de konuşan tek kişi sizseniz. Ancak konuklarınız varsa onların da kadraja girdiğinden emin olun. Çekime bir kez başladıktan sonra teknik sorunlar nedeniyle ara vermeniz gerekmesin. Bu, odağınızı kaybetmenize neden olabilir.

Kaydı veya yayını başlatın

Artık canlı yayınınızı veya video kaydınızı başlatabilirsiniz. Bol şans dileriz! Basit ancak önemli bir ipucu daha verelim. Çekim bittiğinde, kameraları kapatmayı unutmayın. Yeni başlayanlar, özellikle canlı yayınlarda bu hatayı yapar. Ayrıca, video kaydı yapmışsanız yayınlamadan önce düzenlemeyi düşünebilirsiniz.

Çekimler için işinize yarayacak ipuçları

Video çekimi öncesinde ve sırasında işinizi kolaylaştırabilecek bazı ipuçları paylaşalım:

1. Çekime odaklanın

Bu, basitçe videonun ne kadar etkili olduğu ve/veya beğenildiği konusunda endişe etmemeniz gerektiği anlamına geliyor. Çekime hazırlanırken ve çekim sırasında satış rakamlarının artıp artmayacağını, videonun beğenilip beğenilmeyeceğini veya ne gibi yorumlar alacağını kafanıza takmayın. Potansiyel müşterilerle ilişki kurmaya odaklanın ve izleyicilere kendinizi mümkün olduğu kadar iyi ifade etmeye çalışın. Amacınızın ürün satışı yapmak değil, izleyicilere faydalı olmak olduğunu unutmayın. Videonuz üzerinde çalışırken farklı şeyler düşünmek, dikkatinizin dağılmasına neden olur ve bu da doğal olarak ortaya çıkan işin kalitesine kötü etki eder.

2. Konuklarınızı önceden davet edin

Bir veya birden fazla konukla bir video çekecekseniz onları önceden davet edin ve gerekliyse çekim takviminizi onların programlarına göre değiştirin. Kendi mekânınıza davet etmek yerine onların bulundukları yere gitmek zorunda kalabileceğinizi unutmayın. Bu, “mobil” ekipmanlar kullanmanın daha iyi bir fikir olacağı anlamına da gelir. Yani profesyonel (ve sabit) bir stüdyo kurmak yerine kolay taşınabilir cihazlar tercih edin. Prize takılabilen halka ışık sistemleri ve ağır kameralar yerine akıllı telefon kullanmak gibi.

3. Canlı yayınlarda etkileşim kurmak için özellikle uğraşmayın

Canlı yayınlarda izleyicilerle etkileşim kurmak önemlidir ve bu canlı video çekmenin en önemli avantajlarından biridir. Aynı nedenle, canlı yayınlar daha hızlı ve etkili sonuçlar almanızı sağlar. Ancak bunu zorlamamanız ve akışına bırakmanız gerekir. Aboneleriyle etkileşim kurmak zorunda olan bir yayıncı olmadığınızı unutmayın.

Yayın sırasında sorulan soruları cevaplamak iyi bir fikir olabilir ancak örneğin soru sormaları için izleyicilerinize ısrar etmeyin. Burada belirli bir dengeyi yakalamanız gerekli. Hitap ettiğiniz müşteri türüne göre etkileşim sıklığını belirlemeye çalışın. TikTok kullanıcıları için yaptığınız yayın ile LinkedIn kullanıcıları için yaptığınız bir yayındaki etkileşim sıklığı elbette farklı olacaktır.

4. Farklı denemeler yapın

Videolarınızın uzunluğu, zamanlaması ve sıklığı üzerinde denemeler yapın. Tek bir format belirleyip ona bağlı kalmayın. Mevcut formatınız işe yarıyor olsa bile değişik şeyler denemekten çekinmeyin. Bu, izleyici kitlenizin nelere tepki verdiğini anlamanızı da sağlayacaktır. Bir ürün hakkında hazırladığınız 45 dakikalık bir “nasıl yapılır” videosu iyi izlenme sayılarına ulaşmış olsa bile, aynı konu hakkında 10 dakikalık bir video daha çekip bir fark olup olmayacağını görün. Deneme ve yanılma yaparak, kendinize en uygun formatları bulabilirsiniz.

5. Kameranızı ve aydınlatmanızı iki kez kontrol edin

Kamera önünde mükemmel bir performans sergiliyor olsanız bile, doğru açıdan ve net bir şekilde görüldüğünüze emin misiniz? Videolarınızda sabit mi duruyorsunuz yoksa hareket mi ediyorsunuz? Her hâlükârda, yüzünüz iyi aydınlanmalı ve çekimin odağında yer almalısınız. Bu zamanla öğreneceğiniz bir şeydir fakat elinizi çabuk tutmalısınız. Hiç kimse uzun bir süre boyunca amatörce çekilmiş videolar izlemek istemez. Teknik ekipmanınızı en az iki kez kontrol edin ve onları doğru bir şekilde kullanmayı öğrenin.

6. Arka plana dikkat edin

Video içeriği özellikle gerektirmediği sürece gösterişli bir arka plana (veya yeşil ekrana) ihtiyacınız olmayacağını unutmayın. Çoğu durumda, sade ve basit bir arka plan işinizi fazlasıyla görecek ve odağın sizin üzerinizde kalmasını sağlayacaktır. Sizi veya ürünü ön plana çıkaracak şeyleri tercih edin. Abartılı arka planlar, izleyiciler üzerinde itici bir etkiye dahi neden olabilir.

7. Güven oluşturmayı hedefleyin

Tüketiciler artık reklamlara göre değil, tanıdıkları, sevdikleri ve güvendikleri kişilerin tavsiyeleri doğrultusunda satın alma kararı veriyor. Özgün ve samimi sosyal satış videoları, izleyiciler ile kişisel bir ilişki kurma konusunda size destek sağlar ve sizi sadece “başka bir marka” olarak değil, “tanıdık bir yüz” olarak görme olasılıklarını artırır. Yani güven elde etmenizi sağlarlar. Videolarınızın içeriğini belirlerken bunu unutmayın ve satış yapma amaçlı hiçbir içerik oluşturmayın. “Reklam kokan” cümleler kurmayın ve sadece faydalı bir içerik oluşturmaya odaklanın.

Artık profesyonel bir çekim yapmaya hazır olduğunuza inanıyoruz. Video içeriklerinizi belirlerken CRM bilgilerini de kullanmayı unutmayın. Bu bilgiler, müşteri gruplarının nelerden hoşlanıp nelerden hoşlanmadıkları hakkında size yol gösterecek ve çok daha ilgi çekici içerikler oluşturmanıza yardımcı olacaktır. Bitrix24 ile, ihtiyaç duyacağınız tüm CRM bilgilerine kolayca ulaşabilir ve video dosyalarınıza kişisel bir dokunuş katabilirsiniz!